background

Malpraktis Davaları

Malpraktis davaları, tıbbi müdahaleler sırasında sağlık personelinin mesleki yükümlülüklerini ihlal etmesi nedeniyle ortaya çıkan zararların giderilmesini amaçlayan ve sağlık hukukunun en karmaşık ve hassas alanlarından birini oluşturan dava türlerindendir. Hastaların sağlıklarını emanet ettiği hekim ve diğer sağlık çalışanlarının her türlü tıbbi uygulamayı bilimsel kurallara, mesleki özen yükümlülüğüne ve etik ilkelere uygun şekilde gerçekleştirmesi beklenir. Ancak bazı durumlarda bu sınırların ihlaliyle birlikte telafisi zor zararlar meydana gelebilir. İşte bu noktada, malpraktis davaları devreye girer. Avukat Seçil Sandal, malpraktis kaynaklı uyuşmazlıklarda hem hasta hem de sağlık çalışanı açısından süreci titizlikle değerlendirerek tarafların hukuki güvencelerini sağlamaktadır.

Tıbbi malpraktis, bir sağlık çalışanının bilgisizlik, deneyimsizlik, ihmalkârlık ya da gerekli özeni göstermemesi sonucu hastanın zarar görmesidir. Yanlış tanı konulması, uygun olmayan tedavi yönteminin seçilmesi, ameliyat sırasında yapılan hatalar, tıbbi cihazların hatalı kullanımı ya da hastaya yeterli bilgilendirme yapılmadan gerçekleştirilen işlemler, malpraktis kapsamına girebilir. Ancak her olumsuz sonuç malpraktis sayılmaz; tıbbın doğası gereği bazı sonuçlar hekimin kusuru olmaksızın da ortaya çıkabilir. Bu ayrımın doğru şekilde yapılması, hem sağlık çalışanının haksız yere suçlanmasını önler hem de gerçekten mağdur olan hastanın haklarının teslim edilmesini sağlar. Avukat Seçil Sandal, her dosyada bu ayrımı dikkatle değerlendirerek müvekkillerinin hakkaniyete uygun bir sonuca ulaşmasını hedeflemektedir.

Malpraktis davalarında en temel konu, sağlık çalışanının kusurlu davranışının varlığının ispat edilmesidir. Bu süreçte tıbbi belgelerin, hasta dosyalarının, epikriz raporlarının ve uzman görüşlerinin dikkatli biçimde incelenmesi gerekir. Ayrıca hastaya yapılan bilgilendirme ve alınan onamın içeriği de önemli rol oynar. Bilgilendirilmiş onam, hastanın uygulanacak işlem hakkında yeterli bilgiye sahip olduktan sonra özgür iradesiyle verdiği rızadır. Eğer hasta yeterince bilgilendirilmemişse ya da verilen onam yetersizse, bu durum hekimin sorumluluğunu artırabilir. Avukat Seçil Sandal, bu aşamada gerekli bilgi ve belgeleri toplayarak, davanın hem teknik hem hukuki boyutunu güçlü bir şekilde ortaya koymaktadır.

Tıbbi malpraktis davaları hukukî açıdan hem maddi hem de manevi tazminat taleplerini içerebilir. Maddi tazminat; tedavi giderleri, iş gücü kaybı, bakım masrafları gibi kalemlerden oluşurken; manevi tazminat ise kişinin yaşadığı acı, elem ve üzüntünün karşılığı olarak talep edilir. Özellikle hastanın kalıcı sakatlık yaşaması, yaşam kalitesinin ciddi biçimde düşmesi ya da ölüm gibi ağır sonuçların ortaya çıkması durumunda, yüksek tazminat talepleri gündeme gelebilir. Bu süreçte zarar görenin durumu kadar, sağlık çalışanının kusur derecesi, ihmalin niteliği ve olayın genel özellikleri de dikkate alınır. Avukat Seçil Sandal, tazminat taleplerinin adil biçimde belirlenmesi ve mağduriyetin giderilmesi için süreci başından sonuna kadar özenle yürütmektedir.

Malpraktis iddiaları sadece hukuk mahkemelerinde değil, aynı zamanda ceza soruşturmalarına ve idari yaptırımlara da konu olabilir. Özellikle ihmalkâr ya da bilinçli hareket sonucu hastanın hayatını kaybettiği veya ağır zarar gördüğü olaylarda, savcılıklar tarafından soruşturma başlatılabilir. Bu durumda sağlık çalışanı hakkında taksirle yaralama ya da ölüme sebebiyet verme suçlamaları gündeme gelebilir. Ayrıca Sağlık Bakanlığı ve meslek odaları da disiplin süreçleri yürütebilir. Bu çok yönlü süreçte, tarafların haklarını korumak ve hukuki riskleri en aza indirmek adına deneyimli bir avukatla çalışmak son derece önemlidir. Avukat Seçil Sandal, hem adli hem idari mercilerde müvekkillerinin yanında yer alarak her aşamada etkili hukuki destek sunmaktadır.

Malpraktis davalarının karmaşık yapısı, yalnızca hukuki değil aynı zamanda tıbbi bilgi gerektiren bir yaklaşımı zorunlu kılar. Bu nedenle dosyanın değerlendirilmesinde genellikle bilirkişi raporları belirleyici rol oynar. Bilirkişi incelemeleri sonucunda hekimin tıbbi standartlara uygun davranıp davranmadığına karar verilir. Bu raporların yorumlanması ve dava stratejisinin buna göre şekillendirilmesi büyük önem taşır. Avukat Seçil Sandal, tıbbi bilgiye dayalı unsurları doğru yorumlayarak, davanın hem teknik hem de hukuki zeminde güçlü bir şekilde ilerlemesini sağlamaktadır.

Tıbbi müdahalelerde yaşanan olumsuzluklar kimi zaman geri döndürülemez sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle malpraktis davalarında sadece geçmişin muhasebesi değil, geleceğe yönelik bir hak arayışı da söz konusudur. Mağdur hastaların ya da haksız yere suçlanan sağlık çalışanlarının bu süreçte yalnız kalmaması, hukuki bilgi ve tecrübe ile donanmış bir temsilciyle yola çıkması büyük önem taşır. Avukat Seçil Sandal, tıbbi hata iddialarında gerçek mağduriyetin ortaya çıkarılması, hakkaniyete uygun çözümler üretilmesi ve hem hastaların hem de sağlık profesyonellerinin yasal haklarının güvence altına alınması için kararlılıkla çalışmaktadır.

banner
,
Telefon
WhatsApp
Instagram
Telegram